İstanbul Sprint Triatlonu'nu geride bıraktık…

Son yazımızdan beri epey zaman geçmiş, malesef hem sezonun yoğunluğu hem de bazı özel sebeplerden ötürü uzak kaldık.

Sezon ve özellikle teniste toprak kort sezonunun başlamasıyla büyük bir hareketlilik geldi ki gerçekten bizi çok memnun eden bir gelişmeydi bu. Roland Garros'ta söke söke hak edilmiş bir galibiyetle turnuvaya nokta koyan Wawrinka, bu sezon sonunda beklentilerin ötesinde bir noktada olabileceğini gösterdi.

Wimbledon'un başlamasıyla da gözler İngiltere'ye çevrildi ve Tenis'te dünyanın zirvesi sayılabilecek bu grand slamde de Wawrinka favorilerden biri. Kaderin cilvesi olacak herhalde, yine Novak Djokovic ile yolları turnuva finalinden erken kesişecek. Oyun kalitesi ve sportmenlikleri ile göz dolduran bu iki raketin maçını izlemek için sabırsızlanıyorum dersem yanlış olmaz.

Bu yazıda aslında tenis yazmayı çok istiyordum ama asıl konumuz, henüz ülkemizde malesef hak ettiği noktada olmayan ama önümüzdeki senelerde çığ gibi büyüyecek bir spor: Triatlon.

Geçtiğimiz hafta sonu, pazar günü İstanbul'da ulusal bir sprint triatlon yarışı yapıldı. 750 metre koşu, 20 km bisiklet ve sonrasında 5km koşu etabından oluşan bu yarışta. Sponsoru olduğumuz, Kutluhan Korkmaz, üçüncü gelerek, bizi daha da çoşkulandırdı. Kendisine ayrıca teşekkür ediyoruz.

 

 

 

On Running ayakkabılarını ülkemize getirmeye başladığımızdan beri gerek gümrük gerekse yen bir markayı etable etmenin doğal zorlukları olsun bazı güçlük ve dönemeçlerden geçtik ve bugünlere geldik. Geldiğimiz noktayı bu yarışta bir kez daha görme şansına ulaştık ve triatletlerimizden artık gözle görülür bir sayısının markamız ile tenışmış olduğunu ve severek kullanmaya başladığına şahit olduk. Bu gelişme bizi ayrıca sevindirdi.

Gördük ki bazı şeyleri doğru yapmışız :)

Yarışın birinci ve ikincisi, gerçekten başa baş bir mücadele sergilediler. Yüzme / Bisikle / Koşu olmak üzere her etapta yan yana bitirdiler. Uzun süredir endurans sporlarında böylesi bir çekişmeye çıplak gözle şahit olmamıştım. Son derece keyif vericiydi.

Organizasyonda emeği geçen, bu spora gönül vermiş olan herkese teşekkür ediyoruz ve bu yarışın bir parçası olan herkesi de kutluyoruz.

Son olarak, yarış sırasında bir anons dikkatimi çekti. Triatlonun en zor sporlardan biri olduğunu söylüyordu ama en güzel yanının ise her yaşta yapılabildiğiydi. Gerçekten de haklıydı. İnsanların yaşlarının ne olduğunun önemi yok, böyle güzel bir organizasyon ve spor, gerçekten her yaşta yapılabilir ve yapılmalı...